Büyük Düşünmenin Büyüsü

Dr. David J. Schwartz imzalı 2012 yılında yazılmış olan ‘Büyük Düşünmenin Büyüsü’ kitabını bu hafta bitirdim. Kitap bence klasik bir kişisel gelişim kitabı içeriğine sahip ancak yine de içerisinde güzel sözler ve alıntılar yer almakta.

Kitapta vurgulanan bir kaç ana fikir bulunmakta, bunlardan ilki büyük düşünmek / yaratıcı düşünmek ile ilgili. Bu ilk bölümde yazar sürekli olarak kendisinde küçük düşündüğü örnekleri okuyuculara aktarmış. Mesela işte bir üst pozisyona başvurduğu zaman gerçekten bu pozisyonun büyük oyunun bir parçası mı olduğu yoksa ufak bir ilerleme sağlayacak küçük bir oyunun parçası mı olduğu gibi kendisi ile yüzleşmesi yine bu bölüm içerisinde yer almakta. Bununla ilgili “Neden ? Diye sordum kendime, ‘ben orta sınıf başarısız biriyim? Neden bu kadar küçük bir ilerleme sağlayacak işi almaya çalışıyorum.” (Bu bence kurumsal hayatta çalışan çoğu kişinin kendine sorması gereken kritik bir sorudur.)

Yazarın bir diğer değindiği konu mazeret üretme sanatımız. Bu bölümde yazar sağlık, zeka ve yaş’a ne kadar çok insanların takıldığını ve bunu ne sık olarak mazeret olarak kullandığını anlatıyor. Aslında zeka’dan çok düşünme biçiminin, yaş’tan çok hissetme biçiminin daha önemli olduğunu kitapta yazar vurguluyor. “Zekanıza yön veren düşünme, ne kadar zekaya sahip olabildiğinizden çok daha fazla önemlidir.” (Bu cümle bana Jim Rohn’un sahip olduğunuz ile ne yaptığınız neye sahip olduğunuzdan çok daha önemlidir sözünü hatırlattı.)

Kitapta çevrenin bizler üzerindeki etkisi de bir bölüm içerisinde çok net özetlenmiş. Negatif, sığ düşünen insanlar ile dolu, yenilikçi olmayan bir çevrenin kısa vadede olmasa da uzun vadede kişiye ne kadar zarar verdiği yine kitap içersinde anlatılan konular içerisinde.

Kitapta bir çok cümlenin altını çizdim.

• Ortalama insan daima değişime ve gelişime tepki duymuş ve karşı olmuştur.
• Başarılı bir füze uzmanı yakın zamanda bu tip bir düşünceye şöyle karşılık verdi, insan gitmek istediği yere aittir.
• Komşum buna iyi bir örnek. Sürekli düşük maaşlı işinden, sürekli tıkanan borulardan, bir başkasının yüzüne gülen şanstan, giderek artan doktor faturalarından yakınıyor. Kendine yoksul olduğunu öyle sık hatırlatıyor ki sanki daima yoksul kalacağını farz ederek hareket ediyor.
• Ne olabileceğini de görün, yalnızca ne olduğunu değil.
• Kendinize önemsiz konuları aşmış arkadaşlar seçin.

Ancak dediğim gibi kitap bence kişisel gelişim kitaplarının biraz özeti gibi bu sebeple kitabı okumak yerine bir şekilde bir özetini bulup okumanızı tavsiye ederim.