Kategoriler
Kitaplar

Karakter Aşınması (Richard Sennett)

Karakter Aşınması Ayrıntı yayınları tarafından yayınlanan yeni düzenin değişim ve esneklik olgularını sekiz farklı kategoride inceleyen bir araştırma inceleme kitabıdır. İstikrarsız bir düzen insan psikolojisine çok fazla etki yapmaktadır ve bu endişe, korku ve kaygı gibi duygulara yol açmaktadır. Yazar bu konuyu farklı başlıklar içerisinde incelemiştir.

Her başlık için kısa bir özeti aşağıda bulabilirsiniz.

Genel Durum,

  • Sürüklenme: İnsanların kariyerleri artık sürüklenme modeli ile devam edemez hale geldi. Her on yılda bir paradigma değişimi yaşanıyor, kişiler bu değişimin farkında olmazsa “uyandıkları” anda iş işten geçmiş olabiliyor. Sürüklenme modelinde devam eden bir kariyer belirli bir noktada endişeleri beraberinde getirmeye başlıyor. Belirsiz gelecek işe kapitalizmin temellerinden bir tanesi olmuştur.
  • Rutin: Rutin işler insan zihnini körelten işlerdir. Kişinin yaptığı üzerinde düşünmeden çabalaması onu zihnen öldüren bir eylemdir. Ancak aynı zamanda rutinleştirilmiş zaman işçilerin kontrol edebileceği, müzakere edebileceği bir arenadır. Bu sebeple rutin aynı zamanda işçileri işverenlere karşı koruyan bir mekanizmadır.
  • Esnek: Esneklik bir konu üzerinde ufak değişimlerdir. İlkinde şeylerin değiştiğini biliriz; ama bunların geçmişle süreklilik arz ettiğini hissederiz. Ancak aslında olan geçmişle olan bağın hafif hafif kopartılmasıdır. İş dünyasında da yavaş yavaş gelen değişimler aslında geçmişten bağımsız yeni bir geleceğin yaratılmasıdır.
  • Okunaksız: İşçiler artık büyük resimden büyük olarak çalışmaktadır. Çoğu zaman bir işlermedeki bir işçi sadece yapmış olduğu işi bilmekte (bu genellikle bir işin çok küçük bir parçası olmakta) ve mesleğin tamamına ait bir bilgiye sahip olmamaktadır. Mesela bir lastiğin contasını sıkan bir araba işçisi arabanın nasıl yapıldığına dair bir bilgi sahibi değildir. Aynı şekilde gününü bilgisayar başında bazı rutin işleri yapmakla geçiren bir ofis çalışanıda iş üzerinde çok fazla bilgi sahibi değildir. Kişiler işlerine yabancılaşmaktadır.
  • Risk: Risk artık sadece girişimci kapitalistler tarafından değil kitleler tarafından her gün alınması gereken bir zorunluluktur. Risk ise endişeleri ile birlikte gelir. Endişeler geleceğe yönelik kaygılardır. Geçmiş deneyimlerin bugüne rehberlik edemediği süreçlerde yoğun olarak hissedilir.
  • İş Etiği: İş etiği günümüz dünyasında büyük bir saldırı altındadır. Sürekli olarak esnek yapılar ve değişimden bahsedilen bir yerde, kişilerin zamanını özdisiplin çerçevesinde kullanması ve mükafatları ertelemesi daha az mümkündür. Mükafatların ertelenmesi istikrarlı kurumlar gerektirir. Kurumlar veya çalışma hayatı istikrarlı değilse mükafatları ertelemek, işveren için özveride bulunmak anlamsız kalır.
  • Başarısızlık: Modern kapitalizmin başarısızlığa mahkûm ettiği insanların sayısının giderek artması, daha geniş bir cemaat duygusunu ve daha güçlü bir karakter hissini gerekli kılıyor. Başarısızlık, kesin bir inkar hamlesiyle ortadan kalmaz.
  • Tehlikeli Bir Zamir: Firmalar ülkelerden büyük değildir. Yer, büyük bir güce sahiptir, yeni ekonomiyi sınırlayabilecek bir güçtür bu. Ayrıca değişim, kitlesel ayaklanmalarla değil, ihtiyaçlarını birbirleriyle paylaşan insanların arasında yeşerir.

Yeni değişim temelli düzen bence üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Tecrübe kazanan kişilerin kendilerini daha iyi hissetmeleri gerekirken artık yavaş yavaş sistemin dışına doğru giden kişiler olarak kendilerini görmesi, her on yılda bir kariyer değişikliğine gidilmesinin kişiler için zorluklarının düşünülmesi çok önemlidir.

Kitapta yazar Amerika’da bugün mezun olan kişilerin tahmini olarak 40 yıllık iş hayatlarında 11 farklı şirket, 3 farklı kariyer içerisinde rol alacaklarını anlatmaktadır. Bunun insan psikolojisi için ne kadar zorlayacağı olacağını anlamamız ve değişimi daha iyi yönetmemiz gerekiyor.

Kitaptan altını çizdiğim bazı cümleler,

  • İşini erteleyen kendi sonunu hazırlar.
  • Risk almasını bilen kişi belirsiz ve muğlak bir ortamda ayakta kalabilen kişidir.
  • İnsanlar olumludan çok olumsuz uyaranlara karşı duyarlıdır.
  • Bu tür akışkan ortamlarda, insanlar günlük olayların koşuşturmacasına odaklanır, ayrıntılarda kutsal bir işaret keşfetmeye çalışır; aynı, kurban ettikleri hayvanların iç organlarına bakarak kehanette bulunan eski zaman rahipleri gibi. Patron bugün nasıl “günaydın” dedi, kimi votka limon içmeye, kimi akşam yemeğine davet etti: Bürodaki olayların ardındaki gerçeği gösteren kutsal işaretler bunlardır. (Kurumsal hayatı özelemek için güzel bir bakış açısı)
  • Her şey bizim için basit hale getirildiğinde zayıf düşeriz; yaptığımız şeyi kavrayamadığımız için, işle olan bağımız yüzeyselleşir.
  • Bütün düşünme süreçleri gibi, makine kullanma zekâsı da, öz-eleştirel değil operasyonel olduğu takdirde körelir.
  • Bu kişiler, zorluğun ve direncin insanı zihinsel olarak uyardığını ya da öğrenmek için mücadele ettiğimiz bir şeyi daha iyi öğreneceğimizi duysalar hiç şaşırmazlardı.
  • Bu makineler şirketin, makinelerin değil işçilerin beceriye sahip olduğu eski günlere kıyasla, daha düşük ücretle işçi tutmasını sağlıyor.
  • Esnek-zaman ayrıcalıklı bir çalışma biçimi; akşam ya da gece işleri hala daha az ayrıcalıklı sınıflara yaptırılıyor.
  • Hangi kötülüğe tahammül edeceğimiz hangi iyiliğin peşinde olduğumuza bağlıdır.
  • Yeniden tasarlama girişimlerinin bir çoğu, hatta çoğu başarısız olur diyor. Çünkü Clemons’a göre, insanlar işten atılınca kurumlar işlev göremez hale gelir: İşletme planları silinip yenilenir, kazanç beklentileri gerçekleşmez, organizasyon rotasını şaşırır.
  • Güçlü bir ilişki, insanlar arasındaki farkların zamanla benimsendiği bir ilişkidir.
  • Günümüzde, en az iki yıllık üniversite eğitimi almış genç bir amerikalı, çalışma yaşamı boyunca en az on bir defa iş değiştirmeye ve bu kırk yıllık sürede en az üç defa temel becerilerini yenilemeye hazır olmalı.
  • Smith ise rutinin insan aklını öldürdüğüne inanıyordu.
  • Karakter kendimizde değerli bulduğumuz ve başkalarının değer vermesini beklediğimiz kişisel özelliklerimizdir.
  • Teori üretmeyi bırakıp çalışalım – Voltaire
  • En çok emek sarf edenler en azla yetiniyor. – Adam Smith
  • Ucuz adamlar pahalı makinelere ihtiyaç duyarlar – Sterling Bunnell
  • Yüksek vasıflı adamlar ise alet kutusundan baska pek bir şeye ihtiyaç duymazlar. – Sterling Bunnell
  • Rutin insana zarar verdiği kadar koruyabilir de.
  • Bu makineler şirketin, makinelerin değil işçilerin beceriye sahip olduğu eski günlere kıyasla, daha düşük ücretle işçi tutmasını sağlıyor.

Richard Sennett (d. 1 Ocak 1943, Chicago), Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ve Londra Ekonomi Okulu’de sosyoloji profesörü, New York Üniversitesi’nde sosyal bilimler profesörüdür. New York Institute for the Humanities’in (New York Beşeri Bilimler Enstitüsü) kurucu direktörüdür.) (* https://tr.wikipedia.org/wiki/Richard_Sennett)

Kitap bence yeni esnek ve değişime dayalı iş düzeninin insan psikolojisi üzerine etkilerini güzel bir şekilde özetleyen bir araştırma kitabıdır. Bu konuya ilgi duyanların bu kitabı okumasını öneririm.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s