Kategoriler
Kitaplar Yazılar İş Dünyası

Yorgunluk Toplumu (Byung – Chul Han)

Bu hafta, Byung-Chul Han tarafından yazılmış “Yorgunluk Toplumu” adında bir kitap okudum.

Kitap yeni yorgun insanların dalgın ve gelir geçer hayat modeline karşı  bir yazılmış bir eleştiridir. Yazar bu eleştiriyi, bağışıklık kavramı üzerinden temellendirerek bir “pozitif yorgunluk” kavramı ortaya atmıştır.

Kitabı okuduktan sonra anlatılanlar üzerinde biraz düşündüm ve bu “bağışıklık” ve “pozitif yorgunluk” konusunun gerçekten de günümüz hayatı için oldukça önemli bir konu olduğunu fark ettim.  Bu sebeple bende yazarın geliştirmiş olduğu bu pozitif yorgunluk kavramını sizlere açıklamak ve hayatımızdaki bazı yansımalarını anlatmak için bu yazıyı yazmaya karar verdim.   

Öncelikle bağışıklık kelimesine yakından bir bakalım, TDK sözlükte bağışıklık kelimesi karşılığında “Bazı mikroplara karşı aşı veya doğal yolla kazanılmış direnç durumu.” açıklamasını buluyoruz. Genelde bağışıklık kelimesi, “başkalığa” karşı bir tepki durumu olarak açıklanır.

Bu açıklama enteresan bir detayı ortaya çıkarır.

Bağışıklık vücudun “başkalığa” karşı vermiş olduğu bir tepkidir (veya dirençtir) yani vücut aynı olana karşı bir bağışıklık geliştirmez.

Mesela yemek yemeyi düşünelim, vücut bir alerjiniz yoksa dondurma yemeğe karşı normal bir durumda tepki göstermez.  Pozitif ve aynı bir durum olduğundan dolayı dondurma vücuda alınır. Peki haftada bir dondurma yediğiniz zaman vücut bir tepki verir mi ? Hayır, sadece biraz şişmanlamaya başlarsınız. Peki haftada 3 defa dondurma yerseniz bir tepki alır mısınız ? Yine büyük olasılıkla hayır, vücudunuza çok sağlıklı olmayan bir besin veriyor olsanız da pozitif fark olmasından dolayı vücut sadece şişmanlayarak “sinyal” verir. Vücutta yağ bağlamaya karşı bir bağışıklık sistemi yoktur.

Ancak bu yediğiniz aşırı dondurmalar ile aslında vücudunuzu pozitif olgularla yorarsınız. Pozitif yorgunluk, olumlu ve aynı şeylerin fazlasıyla tüketilmesi sonrasında ortaya çıkan bir yorgunluk türüdür.

Ya da seyahat etmeyi düşünelim. Senede 1-2 defa seyahat etmek genelde insanlara keyif veren bir deneyimdir. Ancak bu senede bir iki seyahati ayda bir defa seyahat etmeye çevirirsek deneyimimiz nasıl değişir ? Yine keyif aldığımız ancak daha fazla yorulduğumuz bir duruma geçeriz. Peki biraz daha abartsak ve her hafta seyahat etmeye kalksak nasıl bir durum olurdu ? Bu gerçek anlamda çok yorucu bir deneyim olurdu.

Dikkat ederseniz tamamen pozitif olan bu eylemlerin yoğunlaşması giderek pozitif yorgunluğa yol açar.

Şimdi gelelim iş hayatına,

Öncelikle iş hayatını tanımlayan bazı anahtar kelimeler ile başlayalım, Bugünün iş hayatını esnek, değişken, hızlı, yenilikçi, maksimum üretim ve performansa dayalı, sınırsız iletişim gibi anahtar kelimeler ile tanımlarsak hata yapmış sayılmayız. Bu kelimelerin hepsi de aslında birer pozitif olgudur.

Esnek çalışma, özünde iş hayatının sınırladırmalarının azaltılmasını tanımlar. Pozitif bir durum olmakla beraber beraberinde getirmiş olduğu kaygı ve endişe gibi kavramlar sebebiyle bazı yan tehlikeleri de içerisinde barındırır. (Bu konuya ilgi duyanlar Richard Sennett’in yazmış olduğu  Karakter Aşınması kitabına bir göz atabilirler.)

Hız ise eskiden bir zaman birimi içerisinde bir iş çıkartılırken artık aynı zaman birimi içerisinde daha fazla işin çıkartılmaya çalışılması çabasıdır.

Tüm bu kavramlar teker teker ele alındığında iş hayatına pozitif katkıda bulunan kavramlardır.

Peki tüm bu kavramlar “aynı anda” iş hayatına katıldığı zaman ne olmaktadır ?

Vücut, bağışıklık örneğinde gördüğümüz gibi pozitife karşı tepki vermez. Yani bu kavramlar pozitif olmalarından dolayı bizlere geldiği zaman vücudumuz buna tepki vermek yerine sindirmeye çalışır.  Ancak üst üste eklenen sürekli olarak hızlanan, aşırı iletişim, aşırı performans, aşırı üretim kavramlarını barındıran, “aynı” hayat modeli ile meşgul olan insanlar bir süre sonra yorulur.  Bu sebeple yöneticilerin iş hayatında her türlü negatifi ustalıkla ayrıştırabilme yeteneklerinin olması gerekliliği kadar, her türlü pozitif “fazlayı da” ayırabilmesi çok kritik önemdedir. 

Pozitif yorgunluk bence bugünün en önemli sorunlarından bir tanesi.  Byung-Chul Han’dan esinlenerek yazmış olduğum ve ondan öğrenmiş olduğum bu kavramı sizler ile paylaşmak istedim. Hayatınıza eklemiş olduğunuz herşey pozitif bile olsa bir yorgunluk yaratır.

Yorgun insan dalgın olur. Dalgın insan anı kaçırır. Anı kaçıran hayatı kaçırır.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s